Runners Point

Online satış yapan Runners Point adlı sanal spor mağazası için yapılmış çok başarılı bir iş.
Ajansı: Jung von Matt/Alster
via







1 Ocak 2006'da Türkiye'nin ilk reklam ajansı blogunu açan Alaaddin Adworks blogu güncellendi. Uzun süredir, yoğun çalışma temposu içerisinde, bloga zaman ayıramayan ajans, bugünden itibaren, reklam ajansı blogu olarak yazılarını girmeye devam edecek.



Araba güvenligini test eden düzenekleri düsünün. Hani araba bir engele carpar, ne kadar hizla ve de ne kadar hasarla carptigini ölcerler. Bunun bir sosis, bir peksimet, bir baget ekmek ve bir de susi ile yapildigini düsünün bir de. Yani araba yerine bunlari koymuslar. Ilk basta sosisi gördügünüzde anlamiyorsunuz, ne reklami oldugunu. Beyaz bir sosis, diklemesine bir engele hizla carpiyor ve paramparca oluyor. Nasi yani? Sonra peksimet geliyor. Peksimet dururken bir engel gelip carpiyor ve peksimet parcalaniyor. Sonra susi'yi engele carptiriyolar ve o da paramparca oluyor. En son ise baget ekmek geliyor. Baget engele carpiyor ama hafif elastik oldugu icin parcalanmiyor, sadece biraz büzüsüp, sonra tekrar düzeliyor.
Araç kiralamak kolay bir iş değil. Doldurulması gereken formlar, kredi kartları, imzalar vesaire ile yılmadan uğraşırsınız, dayanıp bitirirsiniz, hayalinizde şöyle şahane bir araba vardır ama karşınıza fi tarihinden kalma bir araç çıkar ve mutsuz bir yolculuğun kapısından geçersiniz. İngiltere'de birileri işi kolaştıran bir yol bulmuş. Streetcar şirketi ‘Car Sharing’ olarak adlandırılan yeni bir pazarlama yöntemiyle oto kiralamayı pratik bir sisteme oturtmuş. ‘Pay as you go’ -kullandığın kadar öde- sistemiyle uzun süren işlemler bertaraf ediliyor, kısa dönemli kiralama yapılabiliyor, en güzeli de VW Golf gibi kendini kanıtlamış araçlar kullanılarak rahatlık garanti ediliyor. Ömür boyu geçerli 25 GBP'lik bir abonelik ücreti var. Kiralama işlemi; Araç rezervasyonu online veya telefonla, ister hemen teslim almak için, ister daha sonrası için yapılabiliyor, konfirmasyon ve araç detayları müşteriye sms ve e-mail ile gönderiliyor, otomobildeki elektronik sisteme de bir sms gönderiliyor ve müşteri otomobili kendinde bulunan akıllı kartla açıyor, kontak anahtarını torpido gözünden alıyor, gizli pin kodu ön panelde bulunan tuşlara giriyor ve işlem tamam. Tüm süreç müşterinin rahatı için planlanmış. Ayrıca aracın içinde I-Pod bağlantısı ve ‘hands-free’ cep telefonu aparatı da bulunuyor. Bu sistem bizim büyük şehirlerde uygulansa hayat kolaylaşır gibi geliyor, tabi bizim memlekette torpido gözüne anahtar koymak ne kadar güvenilir tartışılır ama yine de denemeye değer.





Reflex ofis kağıtları markası kampanya; Başlık"Yazıcı değil, kağıt" (Sorun yazıcıda değil, kağıtta)
1970'lerden bu güne devam eden gelmiş geçmiş en iyi gösteri filmlerinden. Başrolde Tim Curry var ve sanırım oynadığında 20 yaşındaydı... New York'ta sadece 1 sinemada 1-2 akşam gösteriliyor, eskiden aynı sinemanın gece seansında her gece gösterilmiş. Film başlar başlamaz sahnedeki tiyatro oyuncuları da filmle birlikte senaryoyu oynamaya başlıyorlar ve bu böyle filmin sonuna kadar devam ediyor. DVD'sini bulursanız bana da haber verin.
'Inhouse' ajansın yaptığı söyleniyor. Diğer işleri www.pomwondeful.com da görebilirsiniz.
New York Sağlık departmanının başlattığı kampanya. New York'luların fiziksel ve zihinsel sağlıklarını korumak ve stresten arınmaları için önerilen 10 adım; 1. Düzenli doktor kontrolü 2. Sigarasız bir hayat 3. Kalp sağlığınızı koruyun 4. HIV kontrolü 5. Depresyon için yardım alın 6. Alkol ve uyuşturucudan uzak durun 7. Kanser kontrolü 8. Bağışıklık kontrolü 9. Ev güvenliği ve sağlıklı yaşam koşulları 10. Sağlıklı bebekler.
FCBi'nin Kraft Foods için yarattığı interaktif web sitesi görülmeye değer. Acıkan üniversiteli ne bulursa yer gerçeğini çok güzel anlatmışlar. www.u-starvin.com
Bir taşla iki kuş; hem şişe, hem kağıt havluluk... Doldurun şişeye istediğiniz sıvı yüzey temizleyicisini, koparın havluyu, silin, oh mis. www.C-58.com

Mano Cornuto, “Boynuzlu el”, şeytanı tasvir eden bu işaret 70’li yıllarda ortaya çıkmış ve metal müziği en iyi o tarif etmiş. Eski bir inanışa göre bizim “kem gözlere şiş” niteliğinde kullanılmış ve zarar veren kişiye karşı, vampir-sarımsak misali gösterilerek “kem gözlerden” sakınılmış. Kimin ilk defa kullandığı ise hala tartışılan bir konu fakat üzerinde yoğunlaşılan, pek çok müzisyenin ve konser kayıtlarının işaret ettiği kişi eski Black Sabbath’lı Ronnie James Dio, söylentilere göre Dio’nun İtalyan ninesi bu işareti sık sık kullanıp “kem gözleri” kovarmış ve Dio’da bir konserinde bu hareketi yapınca metal severler işareti hemen kapıp kullanmaya başlamışlar. VH1’nın “100 Unutulmaz Metal Anları” sırlamasında 3. sırada bu işareti yapan Dio’yu görüyoruz... İşaret aynı zamanda sağır-dilsiz işaret dilinde “seni seviyorum” anlamına da geliyormuş.